NECÂSET, ONUN GİDERİLMESİ VE AF EDİLEN MİKDÂRLAR

Maddeleri i'tibarı ile şer'an temiz olmayıp necis sayılan şeyler şunlardır:

Mâyi hâlindeki bütün müskirat, idrar, mezi (bu ince beyaz veya sarı bir sudur, ekseriya mülâabe sırasında gelir), Vedi (bu da kalın bulanık beyaz bir sudur. İdrardan sonra veya ağır bir şey kaldırırken gelir.), insan pisliği, eti yenmeyen bütün hayvanların pislikleri, köpek, domuz, ikisinden meydana gelen yavru veya her birisinin başka tâhir bir hayvanla birleşmesinden doğan hayvan ve her ikisinin menileri (fakat insan ve diğer hayvanların menileri, tâhirdir), insan ve hayvanda yaraların, değişmiş suları, yaradan akan kanla karışık su, irin, kan (karaciğer ve dalak hâriç), öd suyu, mi'deden gelen kusuntu, geviş getiren hayvanların geviş için mideden ağza getirdikleri yemek eti yenmeyen hayvanların sütleri (dişi merkep ve dişi kurdun sütleri gibi.) (İnsan ve eti yenen hayvanların sütü tâhirdir), bütün ölüler (insan, balık ve çekirge ölüleri ve kabuğu teşekkül etmiş yumurtalar tâhirdir.), bir hayvanın diri iken kesilen bir yeri.

Diri hayvandan kesilen parça onun ölüsü gibidir. İnsandan ayrılan tırnak, kıl, sünnet edilen çocuktan kesilen deri parçası gibi şeylerle, balıktan ve çekirgeden ayrılan kısımlar tâhirdir.

Şer'an tezkiye edilerek kesilen hayvanların yün, kıl, tırnak ve kanat tüyleri (1) tâhirdir.

Tezkiye edilmeyen ve eti yenmeyen ölü hayvanlarınki tahir değildir.(2)

Yukarıda sayılan necâsetlerin giderilmesi vâcibdir ve bunlar da üç kısma ayrılırlar.

1-Necâseti galîza: Köpeğin, domuzun, (ikisinden meydana gelen yavru veya her birisinin başka tâhir bir hayvanla birleşmesinden doğan hayvanın), ağzı, salyası, idrarı, vesâir kuru ve yaş yerleri yaş bir yere değerse (3) veya ağzı kuru bir yere değerse (4) orasını bir def'a su ve temiz toprakla ve altı def'a yalnız su ile yıkamak lâzımdır.

2- Necaseti Hafîfe: İki yaşına gelmemiş ve annesinin sütünden başka bir şey emmiyen çocuğun idrara bir yere bulaştığında, idrar zâil olduktan sonra, (5) orasının üzerine su değdirmekle temizlenir.

3-Necâseti Mutavassıta: İdrar, büyük abdest (pislik) ve kan gibi necâsetler bir yere bulaştıklarında orasını bir kere yıkamak farz, üç defa sünnettir. Bir defa yıkanması orada necâsetin maddesi, rengi, kokusu ve tadı kalmadığına göredir. Böyle bir vasıf kalırsa gidinceye kadar yıkamak lâzımdır.

Necâseti Mutavassıta gene iki kısma ayrılır:
a) Necâseti hükmiye: Bulaştığı yerde rengi, kokusu, tadı olmayan necâsettir ki bir yerde kurumuş ve vasfı kalmamış olan idrar gibi.
Bunu üzerinden suyun geçilmesi ile temizlenir (6).

b) Necâseti ayniye: Rengi, kokusu ve tadı olan necâsettir. Bunun maddesinin izâlesi lâzımdır. Ondan sonra rengi, kokusu, tadı kalmayıncaya kadar gerek ovalamakla gerek sıkmakla yıkanır. Eğer bundan sonra yalnız koku veya yalnız renk kalırsa tehâretine hüküm edilir ve sabun kullanmak vâcib değildir.

Eğer yalnız tad veya renkle koku kalırsa o zaman sabun veya temizleyici maddeler kullanılır. Onlarla da çıkmazsa af edilir. (7).

Eğer ölü fare gibi bir necâset yağ gibi bir şeye düşerse, yağ katı olduğunda düştüğü yer ve etrafı alınır ve geri kalanı tâhir olur.Yağ erimiş ise artık o müteneccis olmuştur. Kullanılması ve satılması câiz değildir. Başka işlerde kullanılır. Makine çarklarının yağlanması, ışıtma âletlerinde kullanılması gibi. Bir kavle göre yağlı olmayan bir necâsetle pislenen erimiş yağ şu suretle temizlenir:

Üzerine çokça su dökülür, tahta parçası gibi bir şeyle karıştırılır ki su her tarafına ulaşsın. Sonra yağ suyun üzerine çıkar, altından bir delik delinerek su akıtılır, geriye yağ kalır.

Bu kavil necâset yağlı olmadığına göredir. Eğer necâset yağlı olursa hiç bir şeyle
temizlenmez (8).

Köpek ve domuz derisinden mââda bütün hayvanların derileri tabaklamakla (dibâğatle) temizlenir. Acı ve antiseptik olan maddelerle dibâğat yapılarak deri temizlenir. Tabaklamakta şap, nar kabukları, bir nevi meşe ağaçlarının yemişleri kullanılır. Deri dibâğ esnasında teneccüs etse dahi en sonunda yıkanmakla temizlenir.

Eğer tahammur etmiş olan müskirat, bir vâsıta olmadan kendi kendine veya içinden kaynayarak ayrılır, sirkeye dönerse tâhir olur ve kab da temiz olur.

Af edilen necâsetler: Kaçınılması mümkün olmayan müteneccis yol çamurları, necâsetlenmiş ve yolu tıkamış olan yağmur suları, yol çamurlarının müteneccis olup olmadığı şüpheli olursa tâhir sayılır. Müteneccis yol çamurları ancak şu üç şartla af edilmiştir.

Birincisi: Necâsetin maddesinin görülmemesi.

İkincisi: Oradan geçen kimsenin kaçınması, eğer sakınmadan elbiselerini salıvererer geçerse ma'vuf değildir. O necis çamurun oradan yürüyerek veya binerek geçerken bulaşmış olması lâzımdır. Eğer düşme suretiyle olursa af edilmemiştir.

Gözle görünmeyecek kadar ufak necâset sıçrıntıları, kan alma âletleri ile ve hacamatla çıkan kan, az olan, etrafına bulaşmayan ve kendi kendine çıkan yara ve sivilcelerin kan ve irinleri (9), yalnız taşla istinca eden kimsenin istinca mahalli, necâseti galizadan olmayan yabancı az bir kan, bit ve pirelerin kanları, yaşlık olmamak ve üzerine kasden oturmamak şartı ile câmilerdeki kuş pislikleri, harmanda düven sürülürken gelen hayvan pislik ve idrarları, süt sağılırken içine düşen katı ve kuru pislik, deveci veya çobanlar için geviş getiren hayvanların gevişleri, annesinin memesini emen çocuğun kusuntulu ağzı, af edilmiştir.

Üzerinde necâset olduğu tahakkuk eden bir çocuk namâz kılana sarılırsa namâzı bozulur. Velhâsıl kâide olarak kendisinden kaçınılması mümkün olmayan necâsetler ekseriya af edilmiştir.

Kaynaklar:
(1) İânetü't-Tâlibin cild: 1 sa: 81.
(2) Muğni'l-Muhtac (Şerh'ü-Minhac) cild: 1 sa: 86
(3) Muğni'l-Muhtac) cild:1 sa: 89
(4) El-envar - li-âmali'l-Ebrâr cild: 1 sa: 12
(5) El-Simâru'l-Yânia fi-Elriyâdi'l-Bedîa sa: 26
(6) El-Envâr Li E'mal'l-Ebrar cild: 1 sa: 11
(7) İânetü-El-talibin cild: 1 sa: 91 El-Simâri'l-Yânia sa: 28
(8) Muğni'l-Muhtac (Şerh'ü Minhac) cild 1; sa: 92; İânet-el-Tâlibin cild: 1 sa: 94
(9) Muğni'l-Muhtac (Şerh'ü Minhac) cild: 1; sa: 204; İânet-el-Tâlibin cild: 1 sa: 114

Was this answer helpful?
Read 11.489 times
In order to make a comment, please login or register